Bir Afrikalı Amerikalı romancı olan Toni Morrison, tüm çalışmalarında siyah toplumun Birleşik Devletler’de yaşamış oldukları çileleri anlatmaktadır. Morrison romanlarında kölelik, ırk ayrımcılığı, marjinalleşme, ırkçılık ve kimlik gibi ‘siyah toplum’la ilgili konulara dikkat çekmektedir. Bu konular arasında kimlik sorunu, Afrikalı-Amerikalılar’ın karşılaştığı en büyük sorunlardan biri olmuştur. Bazı Beyaz-Amerikalılar Siyah tenliği yoksulluk ve çirkinlik hali olarak görürler. Morrison, Afrikalı-Amerikalı yazardır. Bu nedenle, bu konular eserlerinin çoğunda daima onun ilgisini çekmiştir. The Bluest Eye'da Morrison, bir Afro-Amerikan ailesinin hayatını tasvir etmektedir. Morrison eserde, ailenin Pecola Breedlove adlı genç kızına odaklanmaktadır. Pecola ile sürekli olarak çirkin ve derisinin renginden dolayı alay edilir. Bunun neticesi olarak, sinirlidir ve kendisini çevresi tarafından ihmal edilmiş hisseder. Bu sebeple, mavi gözlere sahip olmayı ve gerçek kimliğini aramayı istemektedir. Çünkü mavi gözlere sahip olmanın onu daha güzel yapacağına inanmaktadır. Öte yandan, Beloved'de Morrison, Sethe adında bir dişi kölenin hayatını anlatır. Birçok fedakarlıktan sonra, Sethe kölelikten kaçmayı başarır ama bu kaçış onun üzerinde korkunç etkiler yaratır. Roman boyunca, Morrison, Birleşik Devletler'deki siyah topluluğun yaşadığı zorlukları anlatmak için farklı karakterler kullanır. Buna ilave olarak, siyah topluluğun kimliğini etkilediği için kölelik sistemini eleştirmektedir. Bu makale, söz konusu romanlardaki ana karakterlerin hayatlarını incelemeyi ve onları çevreleyen beyaz baskın kültür nedeniyle kimlik arayışlarını tartışmayı amaçlamaktadır. Ayrıca köleliğin siyah toplumdaki yıkıcı sonuçlarını da tartışacaktır.
Anahtar Kelimeler: Siyah Edebiyat, Kölelik, Kimlik, Beloved, The Bluest Eye, Toni Morrison
|